İBB soruşturması kapsamında daha önce üç kez “etkin pişmanlık”tan ifade veren ve hâlâ cezaevinde tutuklu bulunan iş insanı Murat Kapki, CHP lideri Özgür Özel’in açıklamalarından sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kendisine ve eski AKP’li Avukat Mücahit Birinci’ye başlattığı soruşturma kapsamından yeniden ifade verdi.
İfadesinde Birinci’den şikâyetçi olan Kapki, Birinci’nin daha önce başka biri aracılığıyla kendisiyle görüşme isteğini ve tahliye ettirebileceğini ilettiğini öne sürdü. Tahliye olabileceği düşüncesiyle Birinci ile görüştüğünü söyleyen Kapki, “Yanında 2 nüsha halinde getirdiği 1,5 sayfalık bilgisayar yazılı metinleri bana verdi ve okumamı söyledi. Bu metinlerin içeriğinde ‘şikayetimdir’ başlıklı dilekçemde 4 madde halinde yazdığı hususlar bulunmaktaydı. Ben bunları okuyunca ‘kimseye iftira edemeyeceğimi’ söyleyip, metinde geçen hususların doğru olmadığını belirttim” dedi. Kapki, “Sonrasında yanında getirdiği metinleri benden aldı. Kendisi çıkacakken benim tahliye olup olamayacağımı kendisine sordum. Av. Mücahit Birinci de, ‘Senin tercihin bu oldu’ şeklinde bir cümle kurdu ve yanımdan ayrıldı” diye belirtti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in gündeme getirdiği, İBB soruşturmasında tutuklanan ve etkin pişmanlıktan üç kez ifade veren iş insanı Murat Kapki ile AKP’li avukat Mücahit Birinci arasında cezaevinde gerçekleştirildiği belirtilen görüşmeye ilişkin resen soruşturma başlattı.
Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’unda tutuklu bulunan Kapki, Özel’in açıkladığı Kapki’nin el yazısıyla yazmış olduğu mektuptaki şikâyetler kapsamında yeniden ifade verdi, Birinci’den şikâyetçi oldu. Bu arada, Birinci de Çağlayan Adliyesi’ne giderek Kapki’den şikâyetçi oldu.
Kapki, 24 Haziran’da ‘etkin pişmanlık’tan yararlanmak için ilk ifadesini vermişti. Aynı kapsamda 18 Temmuz’da ikinci ifadesini verdi. Mücahit Birinci’ye 29 Temmuz’da vekalet çıkarttı, 31 Temmuz’da cezaevinde Birinci ile görüştü. 7 Ağustos’ta Birinci’ye vekalet çıkarttıktan sonra ‘etkin pişmanlık’ kapsamında üçüncü ifadesini verdi. 2 Ağustos’ta Birinci’yi avukatlıktan azletti ve suç duyurusunda bulundu.
“Önceden tanımıyorum, ilk ve son defa beni ziyaret ettiği gün gördüm”
Kapki, söz konusu soruşturma kapsamında cezaevinden SEGBİS yoluyla alınan ifadesinde ise şunları söyledi:
“Sormuş olduğunuz şikayetimdir başlıklı el yazılı dilekçe benim tarafımdan yazılmış olup, bana aittir. Ben bu dilekçeyi Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığına göndermiştim. Dilekçemde de belirttiğim üzere kamuoyunda IBB dosyası olarak bilinen dosya kapsamında cezaevindeyken Melih isimli soyadını hatırlamadığım aynı zamanda aramızda vekalet ilişkisi bulunan (IBB dosyasında vekaleti bulunmamaktadır) avukat arkadaşım bana ulaşarak Mücahit Birinci isimli avukatın benimle görüşmek istediğini ve şahsın benim tutuklu bulunduğum dosyadan tahliye ettirebileceğini bana iletmek amacıyla bahsettiğim Melih isimli arkadaşımla haber göndermişti. Ben söz konusu dosyada 3 defa (Mücahit Birinci’nin haber gönderdiği tarihlerde 2 defa ifade vermiştim) etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmama rağmen beyanlarım yeterli görünmediğinden halen tutukluydum. Ben de tahliye olabileceğimi düşünerek bu şahısla görüşebileceğimi söyledim. Bunun üzerine noter kanalıyla gönderilen vekaletname ile 29/07/2025 tarihinde Av. Mücahit Birinci’yi avukatım olarak tayin ettim. Ayrıca belirtmek gerekirse ben Mücahit Birinci isimli şahsı daha önceden kesinlikle tanımıyorum. Bu şahsı ilk ve son defa beni ziyaret ettiği gün gördüm.
“1,5 sayfalık bilgisayar yazılı metinleri verdi, kimseye iftira edemeyeceğimi söyledim”
Vekaletname düzenlendikten sonra 31/07/2025 tarihinde Av. Mücahit Birinci ziyaretime geldi. Görüşmeye başladıktan sonra bana öncelikle Makyavelist olmamı ve kendimi ona teslim etmem gerektiğini söyledi. Bunu yaparsam bir hafta içinde tahliye olacağımı söyledi. Ben de bunun yolunun nasıl olacağını sorduğumda yanında 2 nüsha halinde getirdiği 1,5 sayfalık bilgisayar yazılı metinleri bana verdi ve okumamı söyledi. Bu metinlerin içeriğinde ‘şikayetimdir’ başlıklı dilekçemde 4 madde halinde yazdığın hususlar bulunmaktaydı. Ben bunları okuyunca ‘kimseye iftira edemeyeceğimi’ söyleyip, metinde geçen hususların doğru olmadığını belirttim.
“Fuat Uğur, Cem Küçük, Nedim Şener’in aleyhimdeki yazılarını tersine çevireceğini söyledi, 2 milyon dolar istedi”
Söz konusu metni imzalamayı reddettim. Ayrıca kendisine zaten etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandığımı söyledim. Buna rağmen Fuat Uğur, Cem Küçük, Nedim Şener gibi gazetecilerin benim hakkımda aleyhte yazılar yazdığını söylediğimde kendisinin tüm bu durumları tersine çevireceğini ve yine kendisine teslim olmamı vadetti. Ayrıca tüm bu işlerin karşılığı olarak benden 2 milyon ABD doları para alacağını söyledi. Fakat bu ücreti talep ederken bu parayı herhangi birine vereceğine dair bir ibaresi olmadı. Bunun üzerine ben kimseye iftira etmeyeceğimi söylediğimden aramızdaki görüşme sonlandı.
“Tahliye olup olamayacağımı sordum, ‘Senin tercihin bu oldu’ dedi”
Sonrasında yanında getirdiği yukarıda belirttiğim yazıların olduğu metinleri benden aldı. Kendisi çıkacakken benim tahliye olup olamayacağımı kendisine sordum. Av. Mücahit Birinci de, ‘Senin tercihin bu oldu’ şeklinde bir cümle kurdu ve yanımdan ayrıldı. Mücahit Birinci isimli avukat yanıma geldiğinde adliye içerisinde ilişkili olduğu hakim ya da cumhuriyet savcısı olduğuna dair ve dolayısıyla bahse konu benden istediği parayı bu ilişkilerini kullanmak amacıyla kullanacağına dair bir vaatte bulunmadı. Söz konusu olaydan birkaç gün sonra yine noter kanalıyla 05/08/2025 tarihinde kendisini vekaletten azlettim.
Ve avukatım aracılığıyla Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulundum. El yazılı dilekçemin medyada ya da belli siyasi partilerin eline nasıl geçtiğine dair bir bilgim bulunmamaktadır. Ayrıca Mücahit Birinci isimli şahıstan şikayetçiyim.”