İnan Kıraç yoğun bakımda… Eşinin onu hastaneden nasıl kaçırdığı da ortaya çıktı
28 Ağustos 2025

Koç Ailesi’nin damadı ve Kıraça Holding’in kurucusu İnan Kıraç, rahatsızlığının ilerlemesi üzerine ailenin sahibi olduğu Amerikan Hastanesi’nde yoğun bakıma alındı.

Oda TV’nin haberine göre, bir süredir aralarındaki küslüğün sona erdiği öğrenilen kızı İpek Kıraç da babasının yanında bulunuyor.

İş insanı Suna Kıraç’ın kızı İpek Kıraç, uzun süredir ailevi ve hukuki sorunlar yaşadığı babası, Koç Ailesi’nin damadı ve Kıraça Holding’in kurucusu İnan Kıraç ile barıştıklarını 11 Ağustos’ta sosyal medya hesabından duyurmuştu…

İpek Kıraç, paylaşımına şu notu düşmüştü:

“Suna’nın Kızları ofisinde köpeğimiz Kahve’yi seviyordum. Telefon çaldı: ‘İpek Hanım, babanız sizi görmek istiyor’… Yıllardır o cümlenin hayali ile yaşıyordum. Babam’ın hayali ile…

Tıbbi ve yasal izinler alındıktan sonra hastaneye nasıl gittiğimi hatırlamıyorum. Kapısını çaldım, yanında doktorları vardı. Göz göze geldik. Yanına koştum. Kucaklaştığımız o ilk an ikimiz de göz yaşlarımıza hakim olamadık… ‘Seni çok seviyorum, seni çok özledim!’ diyebildim hıçkıra hıçkıra…

Sitemliydi. ‘Neden bu kadar ayrı kaldık, neden bu kadar uzun sürdü?’ dedi. ‘Aramıza girdiler’ diyebildim sadece… O günden beri birbirimizi ne kadar sevdiğimizi, beraber olmaktan ne kadar keyif aldığımızı konuşuyoruz.

Evet ben babama kavuştum. Evet aramıza fena girmişler ve evet gerçekten çok ciddi bir hastalığı varmış. Keşke daha önce müdahale edip tedavisine başlayabilseydik. Ama önemli olan ben babama kavuştum…

Evet, devam eden davalar var ve durum çok karışık. Ama babamın bana tekrar ‘biricik yavrum’ demesini duyabildiğim, onunla zaman geçirebildiğim için çok şanslıyım. Emin olduğum tek bir şey var: Hayat önümüze ne çıkarırsa çıkarsın ben hep babamı sevmeye, korumaya devam edeceğim.”

Hastaneden kaçırma olayı iddianamede

İş insanı İnan Kıraç’ın vasileri ile boşandığı eşi Emine Alangoya (Kıraç) arasındaki mahkeme süreci de devam ediyor. İnan Kıraç’ın tedavisini engellediği, hastalığının ilerlemesine yol açtığı, eziyet ettiği ve hastaneden kaçırdığı gerekçesiyle yapılan şikâyet sonucu hazırlanan savcılık iddianamesinde şüpheli ve sanıkların ifadeleri olayın çarpıcı boyutunu ortaya koyuyor.

Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı dosyası ile birleştirilen İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı dosyasında şüpheli sıfatıyla ifade veren İnan Kıraç’ın 26 yıllık şoförü Kamil İ., 23 Mayıs’ta verdiği ifadede karakoldaki ifadesini tekrar etti.

Bülent Aydemir’in haberine göre Kamil İ., İnan Kıraç’ın hastaneden kaçırılmasına ilişkin olayı şöyle anlattı:

“İnan Kıraç’ın kısıtlandığını, vasi atandığını biliyorum. Ancak vasinin kim olduğunu bilmiyorum. Kıraç’ın demans hastası olduğunu biliyorum ancak İnan Kıraç, kendisini düzgün şekilde ifade edebilen biridir. Çalıştığımız süre içerisinde benimle defalarca sohbet etmişliği vardır.

21 Mayıs 2025’te Emine hanım (Alangoya) ve avukatları, İnan Kıraç’ı Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürdüler. Ben de Ali Ş. (ikinci şoför) ile birlikte şirket aracıyla onları takip ettim. Hastane bahçesinde onları beklerken, bir süre sonra polis ve ambulans geldi; İnan Kıraç’ı götürdüler. Ben tek başıma araçla onları takip ettim. Koç Üniversitesi Acil Bölümü’ne götürdüler.

Ali Ş., Emine hanım ile birlikte hastaneye geldi. O gün İnan Kıraç hastanede kaldı. Ben akşam evime gittim, sabah geri geldim.

Bir gün sonra hastane bahçesinde beklerken 17.30 sıralarında Ali Ş., beni aradı ve çıkış yapmak üzere olduklarını, aracı hazırlamamı söyledi. Ben de aracı hazırladım. Hastane çalışanları, doktorlar, hastane korumaları ile birlikte İnan beyi yolcu ettiler. Hareket edeceğim sırada yanımıza iki kişi geldi. Aracı durdurmamı, vasi olduklarını, kimliğimi çıkarmamı söylediler. Ben de kendilerini tanımadığımı söyledim. Bu sırada İnan Kıraç hareket etmemizi, gaza basmamı söylüyordu. Ben de onun talebi doğrultusunda oradan ayrıldım.”

Uzaklaştırma kararı

Ertesi sabah Emine Alangoya hakkında uzaklaştırma kararının çıktığını belirten Kamil İ., ifadesinde şunları söyledi:

“Bu yüzden Emine hanım İnan Kıraç’ın yanından ayrılmıştı. Ayrılırken yanlışlıkla İnan Kıraç’ın iki adet cep telefonunu da götürmüş. İnan Kıraç, telefonları Emine hanımın çantasının içine koymuş. İnan bey telefonlarını istediği için ben Barış C.’yi arayıp telefonları hastaneye getirmesini söylemiştim. Hastaneden çıkınca Barış’ı tekrar aradım. Hastaneye gelmemesini söyledim ve Akasya AVM’nin arka tarafına gelmesini söyledim. Şirkete ait bir araçla geldi; cep telefonlarını getirdi. Bizim aracımızın şarjının bitmek üzere olması sebebiyle Barış’ın aracına geçtik. O da bizim aracımıza geçti. İnan bey Antalya’ya gitmemizi söyledi. Ben de Antalya’ya doğru yola çıktım.

Yalova’dan ani dönüş

Kamil İ., Yalova’ya geldiklerinde Emine hanımın Ali Ş.’yi telefonla aradığını ve ardından İnan Kıraç’la telefonla görüştüklerini belirterek, “İnan Kıraç dönüyoruz Ali dedi. Bunun üzerine Ali de bana dönelim deyince ben de geri döndüm ve yaklaşık bir saat sonra İnan Kıraç’ın Üsküdar’da bulunan evine vardım. Kendisini evine bıraktım. Orada bekledim. Sonrasında polisler geldiler…” dedi. Kamil İ., bu talimatların hepsini Emine Kıraç’tan aldığını söyledi.

Şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan İnan Kıraç’ın Garsonu Ali Ş. de İnan Kıraç’a hastaneye gidişinde refakat ettiğini belirterek şunları söyledi:

“İnan Kıraç ile çalıştığım süre içerisinde defalarca sohbet ettim. Kendisini normal bir insan gibi ifade edebilmektedir. Ben kendisinin Adli Tıp Kurumu’nda özellikleri belirtilen hastalığını bilmiyordum. Kısıtlandığını bilmiyordum. Mahkeme tarafından eşiyle alakalı uzaklaştırma kararı verildiğini de bilmiyordum. 21 Mayıs’ta Kartal’da bulunan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gittik. Check-up işlemleri için gittiğimizi zannediyordum. İşlemleri yaptığımız sırada polis memurları geldi. Emine hanım ve İnan Kıraç sivil polis arabasıyla birlikte Koç Üniversitesi Hastanesi’ne gitti. Ben de polis arabasındaydım.

Kamil İ. de şirket aracıyla bizi takip etti. İnan Kıraç o gün hastanede kaldı. Emine Kıraç da refakat etti. Ben akşam olunca evime gittim, sabah olunca geri döndüm. 22 Mayıs’ta İnan Kıraç’ın eşi Emine hanımın hastanede beni arayıp aramadığını hatırlamıyorum. Hastanede olduğumuz sırada İnan Kıraç hastane işlerinin bittiğini söyledi. Başhekim yardımcısı da yanına gelmişti. Bir eksik var dedi; İnan Kıraç da pazartesi tekrar uğrarım dedi. Bana Kamil’i aramamı ve aracı hazır etmemi söyledi. Ben de haber verdim. Aşağı indik. Kamil araçta bekliyordu. İnan Kıraç’ı araca bindirdim. Bu sırada Kartal’da bulunan hastanede polislerin yanında gördüğüm avukat diye bildiğim iki şahsı gördüm. Ne söylediklerini duymadım. Ben o sırada en arkadaydım. Sonrasında araca ben de bindim. İnan bey önce dolaşalım dedi. Biz de karşıya geçmek üzere yola çıktık. Avrasya Tüneli’ni geçtik. Bu sırada aracın şarjı bitiyordu. Bu sebeple Barış isimli şirkette şoför olarak çalışan şahıs ile hem ben hem de Kamil iletişim kurdu. Aracı getirmesini söyledik. Bizim söylediğimiz konuma geldi. Onun getirdiği araca ben, Kamil ve İnan Kıraç geçti. İlk bindiğimiz aracı Barış’a bıraktık. İnan beyin talebi doğrultusunda Yalova’ya doğru yola çıktık. Yalova’ya kadar gittik. Bu sırada İnan beye telefon geldi. Biriyle konuştu. Sonra bize eve dönüyoruz dedi. Bir süre sonra Emine hanım beni aradı. Ne yaptığımızı, nerede olduğumuzu sordu. Ben de yalıya gittiğimizi söyledim. Sonrasında İnan Kıraç’ın ikâmet ettiği Üsküdar’da bulunan evine gittik.”

Ali Ş., 53 yıldır İnan Kıraç’ın yardımcısı olarak çalıştığını, 3 Mayıs’ta Emine Kıraç ve diğer çalışanlarla birlikte Bodrum’a gittiklerini, bir süre sonra Emine hanımın talimatı üzerine karayolu ile İstanbul’a döndüklerini, döndüklerinde Vaniköy’deki yalıya gitmek yerine Emine hanımın talimatıyla Bebek’teki bir apartmana gittiklerini, öncesinde yalıya gelen sağlıkçılara Emine Kıraç’ın talimatı ile İnan Kıraç’ın evde olmadığını söylediklerini, sonrasında yine Emine Kıraç’ın talimatıyla İnan Kıraç’ı da alarak 10 Mayıs’ta Antalya’ya gittiklerini, kısa bir süre sonra tekrar İstanbul’a döndüklerini, talimatların hepsini Emine Kıraç’ın verdiğini anlattı.

Şoför de konuştu

Şüpheli sıfatıyla ifade veren kurye şoför Barış C. de şunları söyledi:

“İşe başlamadan önce İnan Kıraç’ın hasta olduğunu bilmiyordum. Başladıktan sonra demans hastası olduğunu öğrendim. Kendisine vasi atandığını bilmiyordum. 22 Mayıs’ta Kamil beni aradı; İnan Kıraç’ın cep telefonlarının eşi Emine Kıraç’ta kaldığını, telefonları hastaneye getirmemi, kendisinin de Emine Kıraç’ın elbiselerini vereceğini, onları şirkete götürmemi söyledi. Gün içinde telefonları aldım. Daha sonra hastaneye giderken Kamil ve Ali beni aradı. Akasya AVM’nin oraya çağırdılar. Hastaneden çıktıklarını söylediler. Onların yanına gittim. Telefonları teslim ettim. Geç kaldığım için İnan Kıraç bana kızdı. Her ne kadar hasta olduğunu bilsem de İnan Kıraç normal bir insan gibi konuşup davranmaktadır. Ben kendi aracımı onlara verdim. Onlar da bana şarjı bitmekte olan aracı verdiler. Yanlarından ayrılıp şirkete gittim. Elbiseleri güvenliğe teslim ettim. İlerleyen saatlerde polis tarafından alındım. Benim bu olayla herhangi bir ilgim yoktur. Verilen talimat doğrultusunda işimi yaptım. İnan Kıraç ile aynı arabada dahi bulunmadım. Yanlarına gittiğimde de kaçırılmış gibi durmuyordu.”

ÇOK OKUNANLAR