Sabah yabancı gazeteleri tararken 300 milyar dolarlık kontrat haberi görünce içinden “Ya dayak yememişler ya sayı saymayı bilmiyorlar” cümlesi geçti.

300 milyar dolar dile kolay. OpenAI, bu kadar parayı Oracle’a vermeyi vaat ediyor, 5 yılda.

Oracle buna karşılık ne yapacak? OpenAI’a fazlasıyla ihtiyaç duyduğu veri merkezlerini sağlayacak. Yani onlar da yatırım yapacaklar, hesaba göre 4,5 gigawatt enerji kullanacak veri merkezleri yapacaklar. (Veri merkezlerinin büyüklüğü ne kadar veri depolayacaklarıyla değil ne kadar enerji tüketecekleriyle ölçülüyor.)

Evet, bu kontratı müşteri tarafı olarak imzalayan ve 300 milyar dolarlık ödemeyi vaat eden OpenAI belki yapay zeka konusunda en ileri noktada olan şirket ama şunu unutmayın: Bu şirket henüz beş kuruş kâr etmiş değil, 300 milyar dolar harcayacağını söylediği önümüzdeki 5 yılda da kâr etmek gibi bir hedefi yok.

Mesela bu şirket bu yıl 114 milyar doları “yakmış” olacak. Yakmaktan kasıt sermayeden harcamak.

Henüz halka açık bile olmayan bu şirkete bu kadar parayı verenler hiç kuşkusuz ileride çok daha fazlasını kazanma beklentisiyle bunu yapıyorlar.

Ama dediğim gibi ufukta böyle bir kâr gözükmüyor. Şirketin neyi ne kadar başardığından bağımsız bir durum bu. Çok başarılı olsa dahi o şirket değerlerini izah edecek bir kârlılık seviyesine hiç ulaşamayabilir. Çünkü üreteceği hizmet o kadar pahalı olacak ki, onu satın alacak müşteri bulmakta zorlanacak. Bu arada aynı hizmetin belki biraz zayıfını OpenAI’a göre çok ama çok daha ucuza maleden Çin’den, Fransa’dan, Almanya’dan şirketler çıkacak ve o müşteriyi daha makul fiyatlara kapacak.

Amerikan piyasası çok uzun zamandır bir “yapay zeka balonu”nu konuşuyor ama henüz hiç kimse cesaret edip o balona bir iğne batırmış değil.

Balon patladığında yüz milyarlarca dolar buhar olup uçacak çünkü.