Cumhuriyet Halk Partisi dün beş ay sonra bir olağanüstü kurultay daha yaptı. Umalım ki bu son olsun.

Dünkü kurultayın önemi şuydu: 

Delegeler önce Özgür Özel ve onunla birlikte Nisan ayındaki olağanüstü kongrede göreve gelen partinin diğer seçilmiş organları için “güvensizlik” oyu verdiler, onları görevden aldılar.

Ardından yeni genel başkan ve parti meclisi seçimine geçildi. Özgür Özel ve arkadaşları yeniden seçildi.

Bu manevranın sebebi, yeni seçilen yönetimin tamamen yeni olduğunu yarın öbür gün görülecek bir mahkemeye anlatmaktı.

Normal şartlarda CHP kurultaylarıyla ilgili her türlü hukuki tartışma, devam eden dava ve diğer lafazanlıkların dün itibarıyla sona ermiş olması gerekiyor. Hukuk içinde kalınarak yapılabilecek her şey yapıldı artık.

Bu saatten sonra, CHP’nin kendi gerçek gündemine dönmesi, bu gündemin milim dışına çıkmaması gerek. Bakalım bunu başaracak mı?

Bir son not: CHP aleyhine yürütülen bu hukuki kumpasların iki işlevi vardı: 1. CHP’yi kendi içini tartılmak zorunda bırakıp meşgul etmek; 2. Parti içind eolası bölünmelerin önünü açmak.

İlk amaç başarıldı; CHP haftalardır kendini konuşmaktan doğru dürüst siyaset yapamıyor. İkinci amaç ise tam tersi sonuç verdi, parti için Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel’in etrafında kenetlenmeyi yarattı.

Kemal Kılıçdaroğlu nihayet tarihin tozlu raflarına yerleştirildi.