Suriye geçici Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, New York’ta ülkesinin Batı ile ilişkilerine ve PKK/YPG’nin Suriye’deki siyasi yapısı SDG ile 10 Mart’ta imzalanan anlaşmaya dair açıklamalarda bulundu. Şara, Batı ile ilişkilerde yeni bir evreye girildiğini ifade ederken, SDG ile yapılan anlaşmada gecikme olduğunu söyledi.
Şara, Batı ile ilişkilerde yeni bir evreye girildiğini ifade ederken, ABD ve genel olarak Batı ile Suriye arasında inşa edilebilecek birçok konu olduğunu dile getirdi. Şara, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’ye yönelik bazı yaptırımları kaldırdığını, Kongre’nin de harekete geçerek bütün yaptırımları kaldırması gerektiğini belirtti.
Suriye geçici Cumhurbaşkanı, ülkesini çatışmalardan ve karışıklıktan koruyacak şeyin silahların devletin elinde toplanması olduğunu vurguladı.
Şara, PKK/YPG terör örgütünün Suriye’deki siyasi yapısı SDG ile 10 Mart’ta sağlanan anlaşmada ise bir gecikme bulunduğunu söyledi.
Şara, yönetime geldikleri günden bu yana İsrail’in birçok saldırı düzenlediğini, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na yönelik saldırının ise bir savaş ilanı olduğunu ifade etti.
Suriye geçici Cumhurbaşkanı, İsrail ile güvenlik anlaşması müzakerelerinde İsrail’in endişelerinin olması durumunda, endişelerin kendilerine arabulucular vasıtasıyla iletilebileceğini söyledi.
Şara, İsrail’in Suriye topraklarından çekilmesi gerektiğini dile getirdi.
Karşı cephede savaşmış iki asker aynı sahnede: Petreaus ‘Şara’ya hayranım’ dedi
Ülkesi adına uzun yıllar sonra ABD’ye giden ilk isim olan Cumhurbaşkanı Ahmet Şara’nın New York’ta katıldığı en ilginç programlardan biri, eski CIA Başkanı ve eski Amerikalı general Davit Petraeus ile sahnede yaptığı bir söyleşiydi.
David Petraeus, Amerikan ordusunun Irak’ı işgalinde önemli görevler üstlenmiş bir asker ve onun Irak’ta bulunduğu dönemde Irak’ta işgale karşı El Kaide örgütlenmeye başlamış ve ciddi direniş sergilemişti. Ahmet Şara da aynı dönemde gönüllü olarak Irak’a gelmiş ve El Kaide saflarına katılmıştı. Şimdi bundan 20 yıl önce düşman saflarda olan iki kişi aynı sahnedeydi.
Suriye Geçici Cumhurbaşkanı Şara, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun yan etkinliği Concordia Zirvesi’nde emekli bir asker ve eski CIA Başkanı David Petraeus’un sorularını yanıtladı.
“Irak’taki operasyonu yönetirken farklı saflardaydık. Tabii ki, dört yıldızlı olduğum dönem de dahil olmak üzere, yaklaşık beş yıl boyunca ABD güçleri tarafından alıkonuldunuz. Şimdi Suriye Devlet Başkanı olarak buradasınız ve ülkenizin başkanı olarak ilk BM Genel Kurulu’na katılıyorsunuz” diyen Petraus, Şara’dan “20 yıl önce El Kaide ve Irak’tan bugünkü konumuna nasıl geldiğini” anlatmasını istedi.
Şara, yanıtında “Savaştan söyleme geçtik” diyerek şöyle devam etti:
“Savaşı yaşamış biri, barışın önemini en iyi bilen kişidir. Bir konuyu ele almak istediğimizde, onu yargılamak istediğimizde, dönemine göre yargılamalıyız. Geçmişi bugünün kurallarına göre yargılayamayız ve bugünü de bugünün geçmiş kurallarına göre yargılayamayız. Şimdi bölgeye özgü yeni bir aşama var. Suriye birçok zorlukla karşı karşıyaydı ve tehdit altındaydı ve o dönemdeki aşama ve tüm bu faktörlerin farkındalığı, o aşamanın seçimlerine katkıda bulunuyordu.”
“Önemli olan insanları korumak ve savunmak, insan haklarını, kadınları ve çocukları bölgede yaşanan tüm adaletsizliklerden korumak; bizim de savunmak konusunda niyetimiz açıktı” diyen Şara, “Belki bazı hatalar yapılmıştır” diyerek şöyle devam etti:
“Bazen bir insanın hayatında hatalar olabilir, ancak önemli olan, insanların karşılaştıkları tehditlerden, özellikle de herhangi bir bölgede yaşanabilecek istikrarsızlıktan onları korumaya odaklanmaktır. Bu çizgiye bağlılığımız bizi bugün bu noktaya getirdi.”
“Geceleri uyuyabiliyor musunuz?” sorusuna Şara’dan yanıt
Röportaj boyunca Şara’yı sık sık “etkileyici” ve “büyüleyici” diye nitelendiren Petraeus, Suriye Cumhurbaşkanı’na “Tüm bu baskı altında nasıl dayanıyorsunuz? Düşünmek için zaman bulabiliyor musunuz? Geceleri yeterince uyuyabiliyor musunuz? Tekrar söylüyorum, ben de aynı durumu yaşadım. Ve bu gerçekten çok, çok zor. Sizin birçok hayranınız var, ben de onlardan biriyim, hepimizin endişeleri var” sorusunu yöneltti.
Şara, yanıtında “Öncelikle Araplar, bir kişinin kardeşleri sayesinde güçlü olduğunu söylerler. Benim iyi ve başladığım her işte bana yardımcı olan büyük bir ekibim var,” dedi ve bölgedeki savaşlara dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Bu yüzyılda tanık olunan en kötü savaşların ortasında sabırlı, güçlü ve kararlı kalan bir ulus var. Gücümü en yüce olan Tanrı’dan ve bana destek olan, bu konuda bana yardım eden ve çabalarımı sonuca ulaştıran ekibimden alıyorum. Ayrıca ulusun direncini ve ilerleme arzusunu da hesaba katmak gerek”
İstikrarsızlık içinde yetiştiğinin altını çizen Şara, “43 yaşındayım, ancak 25 yılımı savaş ve zorluklarla geçirdim. Bu yüzden krizlere alışkınım ve krizler açık fikirli, esnek ve uyumlu stratejik planlarla yönetilmeli. Önemli kararlar almak zorunda olan kişi, özellikle de bu karar bir ulusun kaderini etkileyecekse, sakinliğini korumalı. Karar verici kişi, doğru kararlar alabilmek için sakinliğini korumalı” dedi.