3 bin şirket kapandı, istihdam 55 bin kişi azaldı: Tekstildeki kan kaybı hız kesmiyor
16 Ekim 2025

Tekstil ve hazır giyimdeki istihdam krizi derinleşmeye devam ediyor. Üretim, ucuz işgücü arayışıyla Mısır’a kaymaya devam ederken tekstil ve hazır giyim firmaları ardı ardına kapanıyor, konkordato ilan ediyor, merkezini taşıyor. Sektördeki istihdam kaybı ise sadece 2025’in başından bu yana on binlerle ifade ediliyor.

Son olarak tekstil devi Kiğılı’nın sahibi Abdullah Kiğılı, Artaş Holding’in düzenlediği panelde yaptığı açıklamalarda krizin boyutuna dikkati çekti. Kiğılı, şu ifadeleri kullandı: “Bizi büyük bir felaket bekliyor, 6 ay sonra ürün bulamayacağız. Devlet, hazır giyim ve tekstili gözden çıkardı.”

Büyük tekstil patronları arasında kriz üzerinden devlete tepki gösteren ilk isim Abdullah Kiğılı de değil. Bu ay düzenlenecek 18. İstanbul Hazır Giyim Konferansı öncesi gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Toygar Narbay da krize dikkat çekmişti. 9 Eylül’de gerçekleşen basın toplantısında konuşan Narbay, “Dezenflasyon programı, hazır giyim yurt içi harcamalarını da vurdu” ve “Ekonomi yönetimimizin, bütün problemlerin farkında olduğunu biliyorum. Ama günün sonunda, öncelikler farklı olabilir, bütçe meselesi olabilir. Burada sıkıntı yaşıyoruz” ifadelerini kullanmıştı.

Narbay, aynı zamanda TGSD’nin tekstil ve hazır giyimde yaşanan krize ilişkin çıkardığı verileri de sunmuştu. Krizin boyutunu gözler önüne seren verilere göre:

• Yılın ilk yarısında hazır giyimde 33 bin 724 kişi, tekstilde 22 bin 116 kişi olmak üzere toplamda 55 bin 840 kişilik istihdam kaybı yaşadı

• Hazır giyimde 2 bin 527, tekstilde 496 olmak üzere toplam da 3 bin 23 şirket kapandı

• Yıl başından bu yana en çok konkordato ilan edilen 127 konkordato ile tekstil oldu

• 35 yıl sonra ilk defa Türk hazır giyim sektörünün dünya hazır giyim sektöründen aldığı pay yüzde 3’ün altına düştü

• Türkiye’nin en büyük pazarı olan AB’deki pazardaki payı 30 yıl sonra yüzde 5’in altına indi.

Narbay, aynı zamanda projeksiyon ve tahminlerine ilişkin şu açıklamalarda bulunmuştu: “Avrupa şu anda alımlarını yüzde 10’un üzerinde artırmış durumda, dünyadaki toplam hazır giyim ihracatı yüzde 6,5 artmış durumda. Biz yüzde 6,5 küçülüyoruz. Yaklaşık 780 milyon dolar ilk 6 ayda kaybedeceğimize, 780 milyon dolar artıda olabilirdik. 50 küsür bin kişi işini kaybetmişken, biz yaklaşık 80 bin kişiyi işe almış olurduk. Özellikle enflasyonla mücadele için uygulanan yüksek faiz-baskılanmış kur politikası sonucu artan maliyetlerimiz, rekabetçiliğimizi kaybetmemize yol açtı. Bu yılın ilk yarısında da dünya hazır giyim ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6 artarken; Bangladeş, Vietnam gibi rekabet ettiğimiz ülkelerin payı yüzde 10’un üzerinde yükselirken bizim ihracatımız yüzde 6,5 azaldı. Hatta ihracatı düşen tek ülke biz olduk.

2022’den sonra azalmaya başlayan hazır giyim ihracatında bu yıl da 1 milyar dolarlık bekliyor, yılı 16,9 milyar dolar ihracatla kapatacağımızı öngörüyoruz. Bununla birlikte ithalattaki artışın da 1 milyar doları bulmasını bekliyoruz. Çünkü yüksek vergilere rağmen ithalat, içeride üretmekten daha ucuz hale geldi. İhracattaki düşüş ve ithalattaki artış, 2025 yılsonu itibarıyla 2 milyar dolarlık üretim kaybı anlamına geliyor. Diğer taraftan TGSD olarak yaptığımız modellemeye göre sektördeki her 1 milyar dolarlık kayıp, 31 bin 500 kişinin işini kaybetmesine neden oluyor. Bu yılın başında, devlet destekleri verilmediği takdirde 63 bini hazır giyimden olmak üzere tekstil ile beraber toplamda 100 bin kişilik istihdam kaybı yaşanacağına dair öngörümüzü paylaşmıştık. İlk yarı rakamları, maalesef bu öngörümüzü teyit ediyor. Yılsonunda hazır giyim istihdamının 520 binli seviyelere kadar düşeceğini tahmin ediyoruz. 2022-2025 yılları arasında yüzde -21,8 olan üretimdeki daralmanın da üzerinde olan istihdam kaybı, sadece üretim değil, beyaz yaka tarafında da işten çıkarmaların olduğunu gösteriyor. Her seviyeden nitelikli çalışanımızı kaybediyoruz; bu, sektör için telafisi olmayan bir kayıp. İstihdam kaybında, döviz bazlı maliyet artışının yanı sıra EYT, tesislerin yurt dışına taşınması ve kapanmaların da önemli bir etkisi var. Öte yandan ülkemizin en çok istihdam sağlayan sektörlerinden biri olan hazır giyim sektöründeki bu tablo, bugün rekor düzeye ulaşan geniş tanımlı işsizliğin artmasına da sebep oluyor.”

ÇOK OKUNANLAR