Türkiye’nin moda ve marka devrimcisiydi, sessiz sedasız aramızdan ayrıldı
19 Ekim 2025

Bugün nasıl dünyanın dört bir yanında Victoria’s Secret defileleri konuşuluyorsa, bundan 30 yıl önce de Zeki Triko defileleri konuşulurdu. Türkiye’den çıkan bu mayo ve moda markasının reklam yüzleri, 90’lı yılların en ünlü mankenleriydi.

İşte bu markayı kuran adam, Zeki Başeskioğlu, 95 yaşında sessiz sedasız aramızdan ayrıldı. Cenazesi bugün İstanbul’da toprağa verilecek.

Ahmet Zeki Başeskioğlu, Antalya Akseki doğumluydu. Daha çocuk yaşta babası tarafından çırak olarak verilmiş, satıcı olarak yetiştirilmişti. İşportacılıktan pazar tezgahı işletmeye kadar her şeyi yaptı. Doğuştan satıcıydı, daha çocuk yaşta müşterinin psikolojisine hitab etmeyi ve ona mal satmayı kavramıştı.

Akseki’ye sığmadı, İzmir’de gitti, oradan da 1956’da İstanbul’a geldi ve 1958 yılında, sonradan efsaneye dönüşecek markası olan Zeki Triko’yu kurdu.

Her zaman ürünlerini son derece zeki ve yaratıcı yöntemlerle pazarlıyordu. Onun pazarlama taktikleri sonradan sadece dilden dile anlatılmadı, kitaplara konu oldu.

Sadece müşteri psikolojisi değildi onu özel yapan; müşteri şikayetini ve talebini dikkatle dinler, bu şikayetlere her zaman çözüm üretir ve bu sayede ürününü daha rahat pazarlardı.

Örneğin müşteriler o yıllarda çorapların kolay aşınmasından şikayetçiydi, hemen daha kalın tabanlı çorap üretti.

İstanbul’da 60’lı yıllarda Türkiye’nin hazır giyim sektörünü ortaya çıkaran ilk isimlerden biri oldu. Sürekli yenilik peşindeydi.

1967 yılına geldiğinde Zeki Triko Türkiye’nin ilk konfeksiyon ihracatını yapan markası oldu.

O zamanlar Türkiye defile nedir bilmiyordu. Mağazalarında ürünlerini canlı mankenler üzerinde gösterip müşterisine sunan Zeki Başeskioğlu, bu yöntemin ürün satışını kolaylaştırıp arttırdığını görünce defileler yapmaya başladı.

Türk hazır giyim sektörü bu konuda onu takip etti. Birden Türkiye’de defileler yapılmaya başlandı, mankenlik diye bir meslek ortaya çıktı.

Sadece Türk mankenlerle de yetinmiyordu Zeki. 1969 yılında, o dönemin “süper model”lerinden biri kabul edilen Jean Shrimpton’ı İstanbul’a getirdi, defilesinde podyuma çıkardı.

Hiçbir zaman vizyonu Türkiye ile sınırlı değildi, hp hedefinde dünya  vardı. Nitekim zaman içinde dünya marası olmaya başladı. 

Zeki Triko’nun esas patlama yılları 80’lerin sonundan itibaren geldi. Hep, moda dünyasının en önemli mankenleriyle çalıştı. Şaşırtıcı gelebilir ama 90’ların “süper model”lerinden Cindy Crawford’u ilk keşfeden, defilelerine çıkaran, katalog çekimlerinde kullanan isimlerden biriydi Zeki Başeskioğlu.

Yıllar içinde Yolanda Hadid, Cindy Crawford, Adriana Lima, Naomi Campbell, Claudia Schiffer, Heidi Klum ve daha birçok ünlü modelle çalıştı Zeki Triko.

Bu sayede ürünleri Amerika’da Cosmopolitan dergisinin kapak pozunda bile kullanıldı. Zeki Triko mayoları dünyanın dört bir yanında plajlardaydı artık ve Zeki Triko bunları kendi mağazalarında satıyordu. Türkiye’nin ilk gerçek uluslararası moda markasıydı.

Ama aynı 90’lı yıllar Zeki Triko’nun Türkiye’de iç politikanın kültür savaşları duvarına toslamaya başladığı yıllardı. İstanbul’da Tayyip erdoğan ve Refah Partisi Büyükşehir Belediyesini kazanmıştı, Zeki Triko’nun billboardları sansüre uğramaya başladı. Muhafazakar belediye onun mayolu güzel kadın reklam fotoğraflarını engelliyordu.

O bunu sansür olarak gördü, geri adım atmadı ve savaşmayı seçti. Bir gün herkes Atatürk’ün Florya Plajında mayoyla kumda otururken bir fotoğrafını reklam olarak gördü. Zeki afişin üzerine “Güneşi özledik” diye yazmıştı.

Türkiye 28 Şubat’a doğru gidiyordu, Zeki Triko siyasi savaşın tam ortasındaydı.

Savaşın tarafları Zeki Başeskioğlu’nun bu tutumunu hiç unutmadı ve affetmedi. 2003 yılında, artık iktidar da değişmişti ve geçmişte düşünülemeyecek bir şey oldu, İstanbul Valisi, Zeki’nin Atatürk Havaalanı Dış Hatlar Terminalindeki parası ödenmiş, kiralanmış reklam afişini kaldırttı.

Afişte dünyanın yükselen yeni dev mankeni Adriana Karembeu’nun bir Zeki mayosuyla çok davet edici bir fotoğrafı vardı. Valiliğe göre bu afiş “Umreye gidenleri rahatsız ediyor”du.

Zeki Triko’nun bu sansürcü anlayışla mücadelesi orada da bitmedi. Bir sabah İstanbullular uyandıklarında billboardlarda dev patlıcan, mısır ve salatalık fotoğrafları gördüler. Afişlerde “Dünya plajlarında” deniyordu ve kocaman Zeki markası vardı.

Zeki Triko’nun bu zekice protestosu çok büyük ilgi çekti. Dünya medyasında haber oldu.

Dünyanın dört bir yanında satılan ama kendi ülkesinde reklam yapamaz hale gelen Zeki Triko bir süre sonra zorluklara girdi. Zeki Başeskioğlu da artık yaşlanmıştı. 2021’de markanın uzun ölümü başladı, iflas etti Zeki Triko.

Sonradan marka yeni sahipleri tarafından canlandırılmak istendi ama bütün girişimlere rağmen bu bir türlü olamadı.

Son yıllarda kenara çekilen, artık 90 yaşını aşam Zeki Başeskioğlu dün sessiz sedasız aramızdan ayrıldı.

Cenazesi bugün Teşvikiye Camiinden öğle namazının ardından kaldırılacak.

Onu sevgiyle ananlardan biri, moda dünyasına kazandırdığı isimlerden olan eski manken Tülin Şahin’di. Sosyal medyadan “Çok üzüldüm, Allah rahmet eylesin. Türk tekstiline büyük katkıları olan bir duayen olarak kalbimizde yeri hep ayrı kalacaktır” diye yazdı.

ÇOK OKUNANLAR