Kredi ile konut almış olanlara torba kanundan kötü haber!
24 Ekim 2025

17 Ekim tarihi itibariyle hayatımıza vergi alanında bir torba kanun daha girdi. Adı üzerinde “torba kanun”, birbirinden bağımsız pek çok konuda değişiklikler getiriyor. Bu değişikliklerin bir özet listesini yapmak ve bu liste üzerinden bir genel kanı oluşturmak pek doğru değil. Değişikliklerin her biri ayrı ayrı incelenmeli ve değerlendirilmeli. Fakat, özetlenecek olursa, vergi yükümüz artacak. Düzenlemelerden bazıları vergi kayıp ve kaçağının önüne geçecek nitelikte olmakla birlikte, bazıları böyle bir amaç gütmeksizin vergi yükünde artışa neden olacak.

Vergi kayıp ve kaçağının önüne geçmemekle birlikte pek çok kişiyi olumsuz yönde etkileyecek düzenlemelerden bir tanesi konut alımından doğan kredi faizlerinin kira gelirinden indirim konusu edilemeyecek olması.

Kredi ile ev alıp, kira ile kredi borcunu ödemeye kısıt gelmiş oluyor

Kredi ile konut alıp daha sonra kiraya vererek, kredi borcunu kira ile ödeyen kişi sayısı az değil. Konut fiyatlarının giderek arttığı düşünüldüğünde, bu yöntem ile konut alacak kişilerin sayısında artış olması da beklenebilirdi. Maalesef, torba kanunla bu yöntem ile konut sahibi olmak da ekonomik açıdan son derece zorlaşmış bulunuyor.

Kredi kullanarak satın aldıkları konutu kiraya verenler, bu krediler için ödedikleri faizleri kira gelirlerini beyan ederken gider olarak indirme imkânına sahipti. Düşünüldüğünde bu indirim son derece mantıklı, zira doğrudan kredi faizine yatırılacak bir miktar “gelir” teşkil etmez. Yapılması önerilen değişiklik işte bu indirim imkânı ortadan kalkıyor.

Konutu kredili alan ile kredisiz alanın vergi yükü aynı mı olmalı?

Torba kanunun gerekçelerinde, düzenlemenin nedenlerinden bir tanesi olarak gayrimenkulü kredi ile alan ve kredisiz alan kişiler arasında vergi yükü açısından ortaya çıkan farklılığın giderilmesi gösteriliyor.

Gayrimenkulü kredi ile alan ve kredisiz alan kişilerin vergi yükünün eşit değil, fakat konuttan elde ettikleri fayda da eşit değil. Kredi ile alan, son derece yüksek olabilen, faizlerle birlikte borcunu geri ödeme çabasındayken, kredi olmaksızın alan kişi kira gelirinin önemli bir bölümünü borca ve faize yatırmak zorunda değil. Bu açıdan bakıldığında, kredi olmaksızın alım yapan kişi ekonomik açıdan daha avantajlı durumda ve daha fazla bir vergi yüküne katlanması da normal.

Düzenleme 2025 yılı kira gelirlerine uygulanmamalı

Düzenlemenin 2025 yılı kira gelirlerine uygulanacak olması da önemli bir sorun. Vergi kanunları kural olarak geriye yürümez. Bu kural hem mükelleflerin öngöremedikleri bir vergi yüküyle karşılaşmalarını engeller, hem de idarenin öngöremediği bir iade yüküyle karşılaşmasının önüne geçer.

2025 yılının 10. ayı biterken, 2025 yılı kira gelirlerine ilişkin indirimlerden bir tanesinin kaldırılması mükellefleri öngöremedikleri bir vergi yüküyle baş başa bırakacak nitelikte. Bu düzenlemenin 2026 yılı kira gelirlerinden itibaren uygulama bulması gerekir. Hatta, mevcut ekonomik koşullarda daha mükellef dostu bir yaklaşım benimsenmeli ve düzenleme 2026 senesinden itibaren konut alacaklara uygulanmalı. Zira, nasıl olsa kiraya vererek borcumu öderim diyerek konut almış olan bir kişinin yaptığı ince hesap, bu düzenlemeden sonra tutmayabilir. Oysa, en azından konut alımı gibi temel ve pek çok kişi için son derece önemli bir konuda, yürürlükteki mevzuata uygun olarak yaptığımız hesapların tutması gerekir…

ÇOK OKUNANLAR