Son dönemde yapılan bilimsel araştırmalar, erkeklerin çocukluk dönemindeki fazla kilo veya obezitenin yetişkinlikte penis boyuyla bağlantılı olabileceğini ortaya koydu. Uzmanlara göre, çocuk yaşta aşırı kilolu olmak sadece genel sağlık açısından değil, ilerleyen yaşlarda genital gelişimi de etkileyebiliyor.

Araştırmalarda, bin 130 erkek çocuğun doğumdan 20 yaşına kadar vücut kitle indeksi, boy, ağırlık ve genital gelişim ölçümleri incelendi. Sonuçlarda, obez çocukların penis uzunluklarının normal kilolu yaşıtlarına göre ortalama yüzde 10 daha kısa olduğu görüldü. Penis uzunluğu ile testosteron düzeyi arasında güçlü bir ilişki tespit edildi. Erken dönemdeki aşırı kilonun, ergenlik sürecinde testis hacmi ve testosteron üretimini baskılayarak penis gelişimini olumsuz etkileyebileceği belirtildi.

Yakın zamanda yapılan başka bir çalışmada da benzer bulgular elde edildi. Buna göre, ergenlik öncesi dönemde obez olan erkeklerin yetişkinlikteki penis boyutları daha kısa çıktı. Ancak yetişkinlikteki obezitenin, penis boyu üzerinde doğrudan bir etkisi olmadığı; daha çok görsel olarak penisin gömülü ya da daha kısa görünmesine yol açtığı ifade edildi.

Uzmanlar, çocuklukta obezitenin cinsel gelişim üzerindeki etkilerinin yalnızca fiziksel değil, hormonal düzeyde de önemli olabileceğini söylüyor. Çocuklukta yağ dokusunun artması, testosteron hormonunun seviyesini düşürebiliyor. Bu da penis büyümesi ve testis gelişimi gibi erkeklik hormonlarına bağlı süreçleri yavaşlatabiliyor. Ölçümler, obez çocuklarda doğru sonuçlar elde edebilmek için penisin pubis kemiğine kadar bastırılarak cetvelle ölçülmesi yöntemiyle yapıldı.

The Sun’ın haberine göre araştırmacılar, bu bulguların çocukluk döneminde kilo kontrolünün yalnızca genel sağlık için değil, ilerideki cinsel ve üreme sağlığı açısından da kritik olduğunu vurguluyor. Çocuklukta obezitenin kontrol altına alınması, ergenlikte hormonal dengeyi koruyarak sağlıklı bir genital gelişimi destekleyebilir.

Yine de bu çalışmaların çoğunun gözlemsel nitelikte olduğu ve kesin nedensel bir ilişki kurmak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu belirtiliyor.

Ölçüm yöntemleri, genetik farklılıklar, hormonal düzeyler ve çevresel etkenler sonuçları etkileyebiliyor. Bilim insanları, penis boyunun yalnızca kiloya değil, genetik ve hormonal faktörlere de bağlı olduğunu, bu nedenle sonuçların genelleştirilmemesi gerektiğini ifade ediyor.

Genel olarak bulgular, çocukluk çağında sağlıklı beslenme ve düzenli fiziksel aktivitenin sadece kilo kontrolü değil, ileriki yaşlarda erkeklerin cinsel sağlığı açısından da önemli bir rol oynadığını gösteriyor.