Hrant Dink’in öldürülmezden önce yazdığı yazının başlığıydı “Bir güvencin tedirginliği…” Ben de ondan ödünç aldım.
Bu sabah 10Haber’de bir haber var: Muhalefete yönelik yargı baskısı yüzünden son bir haftada Merkez Bankası bir kez daha 10 miyar dolardan fazla rezerv satmak zorunda kalmış.
19 Mart operasyonu sonrası banka rezervlerinden 60 milyar dolar satılmış, Merkez Bankası faiz arttırmak zorunda kalmış, aynı rezervi yerine koymak aylar sürmüştü.
Şimdi casusluk operasyonu sonrası yeniden piyasa tedirgin oldu ve yeniden insanlar TL’den kaçıp dolara yönelmeye başladı.
Bu sarkaç hareketinin dünyada bu kadar sık yaşandığı kaç ülke vardır? Üstelik bu sarkaç bir takım ekonomik sebeplerle değil tamamen siyasete dayalı sebeplerle gidip geliyor sürekli.
CHP’ye yönelik kurultay iptali davası ortadan kalkıyor. Hop bir iyimserlik geliyor. Yoksa yeniden hukuk devletine mi dönülüyor ümitleri… Ama bu iyimserlik fazla sürmüyor, son derece tartışmalı br casusluk soruşturması açılıyor. Hop sarkaç geri gidiyor, TL varlıklardan çıkılıyor, dolara koşuluyor.
Bu kadar sık ruh hali değişen, bu kadar ürkek olan bir piyasadan ekonomiyi düzeltmeye, hele hele istikrar elde etmeye imkan ve ihtimal yok.
Dün giden para yarın Merkez Bankasına geri gelir elbette ama ne pahasına?

