Yunus Emre Vakfı’nda “hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşmasında tutuklu sanık, eski Vakıf Genel Başkanı Şeref Ateş SEGBİS’le savunma yaptı. Müfettiş raporunun “siyasi etkenlerle” hazırlandığını öne süren Ateş, “2024’te bakan beyle (Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy) tartışınca her şey bir anda değişti” dedi.
“İddianamede isimleri olmayan 5 kişilik denetleme kurulu vardır”
Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen Yunus Emre Vakfı davasının ilk duruşmasında sanıklar Akın Berk Koç, Ayşe Karahan, Erol Ergin, Evrim Taylan Erol, Fahri Yılmaz, Fatma Gül Erkılıç, Fikriye Karabağ, Hakan Karahan, İsmail Kayalı, Menderes Kadir Köseoğlu, Murat Çakır, Muzaffer Keleş, Mustafa Duru, Safiye Yurduseven, Selçuk Kaymakoğlu, Serkan İpek, Soner Gezgin, Tarık Koç, Zeynep Uysal, Abdullah Yılmaz ile müdafileri hazır bulundu.
Şeref Ateş, haklarındaki suçlamaları kabul etmedi; Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün raporuna ve iddianameye itiraz ederek, karar süreçlerinde imzası bulunan bürokrat ve kurul üyelerinin dosyada yer almadığını savundu. Ateş, “Yunus Emre Vakfı, 41 kişilik yönetim kuruluyla yönetilmiştir. İddianamede hiç yer almayan 5 kişilik denetleme kurulu vardır. Kararlarda imzaları olan kişiler eşit derecede sorumludur” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet’in haberine göre Ateş, pandemi döneminde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın vakıf aracılığıyla müzisyenlere sağladığı ödemeleri hatırlatıp uygulamanın “heyet imzasıyla” yürütüldüğünü belirterek “Tarafsız bir müfettiş olsa 40 bin kişiyi hangi kriterlere göre seçtiniz diye sorması gerekmez mi? 2024’te bakan beyle tartışınca her şey bir anda değişti. Rapor nesnellikten uzaktır” dedi.
Suçlamaları reddetti
Duruşmaya SEGBİS’le bağlanan Enes Ateş ise suçlamaları reddetti: “Bu kurumdan bana gelen bir lira para yok, mal zararı yok, ortada fatura yok.” Enes Ateş, salondaki sanıklardan Selçuk Kaymakoğlu ile iki kez film/belgesel işbirliği yaptığını söyledi.
Mahkeme, Şeref Ateş, Enes Ateş, Fikriye Karabağ, Tarık Koç, Murat Çakır ve Mustafa Duru için tutukluluğun devamına karar verdi; diğer bazı sanıklar tahliye edildi. Bir sonraki duruşma 25 Aralık’ta görülecek.
Soruşturma sürecinde Vakıflar Genel Müdürlüğü müfettişlerinin vakıf kasasının “naylon faturalar”la boşaltıldığına ilişkin tespitleri 23 Aralık 2024’te savcılığa göndermiş; 2 Ocak 2025’te yapılan operasyonla gözaltılar yapılmış, toplam 400 milyon TL civarında kamu zararı olduğu iddiası dosyada yer almıştı.
