TBMM’de Deva, Gelecek ve Saadet partileri tarafından kurulan Yeni Yol ittifakı, ilk grup toplantısını gerçekleştirdi. Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan ve Mahmut Arıkan, yeni bir siyasi iklim ve toplumsal adalet vurgusuyla dikkat çekti.
Ahmet Davutoğlu, insan hakları, adalet ve ahlaki değerler üzerine kurulu beş temel ilkeyi savunduğunu belirtti. Can güvenliği, akıl ve düşünce özgürlüğü, inanç koruması, nesil güvenliği ve mülkün korunması gibi temel ilkelerle, iç ve dış politikada insan odaklı bir yönetim anlayışını vurguladı.
Ali Babacan, ekonomik adalet ve şeffaflık üzerine odaklanarak, yolsuzluklar ve adaletsiz ekonomik yapılarla mücadele edeceklerini ifade etti. Babacan, iktidarın ekonomi politikalarını eleştirerek, adaletli bir ekonomik düzenin temelini atacaklarını söyledi.
Mahmut Arıkan, toplumsal barış ve ahlaki değerlerin önemini vurgulayarak, siyasetin insan onuruna yakışır şekilde yürütülmesi gerektiğini belirtti. Arıkan, siyasi ve toplumsal kutuplaşmanın üstesinden gelmek için daha fazla diyalog ve anlayış çağrısında bulundu.
Grup konuşmasını yapmak üzere kürsüye ilk olarak Saadet Partisi Mahmut Arıkan geldi. Arıkan’ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
Artık bağıranlardan çok yorulduk: Artık bağıranlardan çok yorulduk. 85 milyon insan huzurlu bir nefes almak istiyor. İnşallah, çalışmalarımızı en güzel şekilde sürdüreceğiz. Yeni grubumuz milletimize hayırlı olsun.
Gazze: Bizim değişmeyen gündem maddemiz ise Gazze. Milli Görüş, Siyonizmin korkulu rüyası olarak dimdik ayakta. Ne emperyalistten ne de siyonistten dost olmaz. ABD’nin yeni başkanı Trump, daha göreve başlamadan aba altından sopa göstermeye başladı. Öte yandan Türkiye ile ilgili dostane açıklamalar yapıyor. Eski Başkanlardan Kissinger’ın “Ölümcül olan ABD’nin dostu olmaktır” sözünü kayıtlara geçirmek istiyorum. İktidarın, ABD ile ilişkilerini tekrar gözden geçirmesi gerekiyor.
Ali Babacan: Dayatmalara karşı çıkıyor, güvenli ve yeni bir yolun ihtiyacını vurguluyoruz
Arıkan’ın ardından kürsüye gelen Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, şu ifadeleri kullandı:
Tarihi bir gün: Bugün Türkiye için tarihi bir gün olduğuna şahit oluyoruz. Bu salonda, hak ve adalet mücadelesinden asla vazgeçmeyenler, yolsuzluğa ve yasaklara “hayır” diyenler, Türkiye’de demokrasi bayrağını düşürmeyenler, Gazze için ayağa kalkanlar ve güçlü bir Türkiye isteyenler var mı? Evet, hepiniz buradasınız.
İktidar ve muhalefet eleştirisi: Bu yol, dürüst siyaset yapanların, artan faizler ve yoksullukla mücadele edenlerin yolu. Unutmayın; demokrasi dışı yöntemlerle iktidar arayışında olan muhalefet de bu sorunlardan sorumlu. İşte bu yüzden, birlik ve beraberlik içinde yeni bir yol açıyoruz ve bu fırsatı iyi kullanmamız gerekiyor.
Ekonomi: Kuvvetle inanıyorum ki bu yeni yol, hak ettiği yeri bulacak. Türkiye’nin gerçek gündemi ekmek kavgası ve derin yoksulluktur. Bu iktidar, Türkiye’yi bir yoksullar toplumu haline getirdi. Zamlar yüzde 30 artarken, vergiler en az yüzde 40 arttı. Sayın Erdoğan, gerçekten ne yaptığınızın farkında mısınız? Alanınızın ekonomi olduğunu söylüyorsunuz, ama pratikte bunun sonuçlarını göremiyoruz. Türkiye, dünyanın en yüksek faizine sahip olmasına rağmen en yüksek enflasyon oranlarından birine sahip altıncı ülke. İktidarınız döneminde yüksek faizle, yüksek enflasyonla ve kötü yönetimle ülkenin kaynaklarını heba ettiniz. Bu durum, OECD ülkeleri içinde bizi en kötü durumda bıraktı.
1 Ekim diyalog süreci: İşte bu sebeple, demokratik siyaset yoluyla, şiddet ve terörden uzak durarak sorunların çözümüne odaklanmalıyız. 1 Ekim’de başlayan diyalog sürecini destekliyor, fakat iktidarın bu süreçteki samimiyetini sorguluyoruz. Sayın Bahçeli ve Sayın Erdoğan’ın bu süreçle ilgili daha net açıklamalar yapmasını bekliyoruz.
Davutoğlu: Bugün Yeni Bir Yola çıkmak üzere bismillah diyoruz
Kürsüye son olarak Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu geldi ve Yeni Yol grubunun ilk toplantısında şunları söyledi:
“Bugün yeni bir yola çıkmak üzere “bismillah” diyoruz.
Derdi ikbal, servet, güç ve iktidar olan aslında dertsizdir; onda dert değil, hırs vardır. Dertsiz olan ise yolsuzdur; yolundaki kilometre taşlarını kaybetmiştir ve yolsuzluğa açıktır.
Peki bizim derdimiz ne? Bize uykuyu haram eden, her türlü baskıya rağmen yola çıkmamızı sağlayan o dert nedir?
Bugün evrensel dilde “insan hakları” olarak karşılık bulan 5 temel ilkemiz var. Basit gibi görünen ama siyasetçinin unuttuğunda zalimleştiği bu ilkeler:
Canı korumak-Aklı korumak-İnancı, düşünceyi korumak-Nesli korumak-Mülkü, insan onuruna yakışan bir ekonomik standardı korumak.
Derdimiz bu! Bu ilkelerle yaşadığımız gerçekliği karşılaştırdığımızda, uykumuzu haram kılacak bir tabloyla karşılaşıyoruz.”