Gazze’de geçici olsa da bir ateşkesin olmasına sevinelim tabii ki ama Trump’ın oval ofise oturmasını bekleyen İsrail’in ABD destekli bir plan çerçevesinde bu defa da Batı Şeria’ya göz dikmeye hazırlandığını da unutmayalım.
***
ABD’nin yeni başkanı Trump bölgemizde yeni savaşlar çıkarmayı kendi inançları açısından isteyen evanjelist kitlenin arzusu doğrultusunda İsrail’in Batı Şeria’yı resmen İsrail toprağı olarak ilan etmesine, bu henüz açıkça resmen söylemese de, bütün gücüyle destek vermeye hazırlanıyor.
***
bu korkunç plan henüz açıkça söylenmedi ama hazırlıklar gizli de tutulmuyor. Örneğin yeni dönemde senato dış ilişkiler komisyonu başkanı olacak senatör Tom Cotton’un sunduğu yasa tasarısıyla Amerikan devleti Batı Şeria’nın adını Judea Samaria diye değiştirme adımını atacak. Bu ad Trump’ın evanjelist destekçileri tarafından incilde yer aldığı gerekçesiyle de isteniyor.
***
sadece bunun bile bir etnik temizlik anlamına gelebilecek Batı Şeria’nın İsrail toprağı ilan edilmesine dair ABD-israil planı hakkında bir ipucunu vermiş olması gerekiyor. Washington’da etnik temizlik anlamına da gelebilecek bu planı deşifre etmek için çalışmakta olan gazeteci arkadaşlarımın bana söylediğine göre İsrail’in Batı Şeria’ya el koyma süreci başladığında orada yaşamakta olan filistinlilerin Ürdün’e sürülmesi de planlanıyormuş.
***
Senatör Tom Cotton’un kongreye sunduğu tasarı beklendiği gibi yasalaşırsa dediğim gibi Amerikan devleti Batı Şeria’nın adını evanjelistlerin istediği ve İsrail’in de tanımladığı gibi, resmen İncil’deki adı olan Judea Samaria olarak değiştirecek.
Sadece bununla da kalınmayacak, Amerikan devletinin bugünkü ve geçmişteki tüm resmi yazılarında, belgelerinde Batı Şeria adı geçmişse bunların da tümünün geçmişe yönelik Judea Samaria’ya dönüştürülmesi zorunlu olacak.
Ve ayrıca bölgede üretilmiş tüm mallara israil ürünü veya İsrail’de üretildi damgası vurulması da zorunlu tutulacak.
***
Bana bunu anlatanlar Trump tarafından alelacele İsrail’e büyükelçi olarak gönderilen ve Batı Şeria adını bile ağzına almayan Mike Huckebee’nin faaliyetlerine de dikkat çektiler. Söylenene göre aslında o da bu büyük operasyonun parçası olarak gönderilmiş Kudüs’e.