İki gün önce, 17 Eylül 2020 perşembe günü Anayasa Mahkemesi genel kurulunun 19 üyesi, önlerine gelen bireysel başvuru dosyasında başvurucuyu oy birliğiyle haklı buldular.

Dosyanın başvurucusu, gazeteciliği bıraktıkta sonra CHP’de milletvekili seçilen ve seçildiği günden beri de pişmiş tavuğun başına gelmeyenlerin başına geldiği isim olan Enis Berberoğlu idi.

Türkiye’nin hızlı akan gündemi içinde kaç kişi ayrıntılarını hatırlıyor bilmeye imkan yok ama bizim bir “MİT tırları” haberimiz ve onunla ilgili olarak da açılan davalarımız vardı.

Vakti zamanında Cumhuriyet gazetesinde manşet olmuş bir haber. MİT tırlarının Suriye’ye silah ve mühimmat taşıması. Bu haber nedeniyle dönemin Cumhuriyet Genel Yayın Müdürü Can Dündar ve Ankara Temsilcisi (bugün İstanbul’un Adalar ilçesinin CHP’li belediye başkanı) Erdem Gül başta olmak üzere bir grup gazeteci ve güvenlik mensubu tutuklandı, yargılandı.

Neden sonra aynı dava dosyasına o sırada CHP milletvekili olan Enis Berberoğlu’nun adı da eklendi. Berberoğlu, gazetede çıkan haberin “kaynağı” olmakla suçlanıyordu ama ortada bir kanıt yoktu.

Bu davada Berberoğlu milletvekili dokunulmazlığına rağmen tutuklanıp hapse atılınca CHP ve lideri Kemal Kılıçdaroğlu meşhur Adalet Yürüyüşü’nü yapmıştı. Yürüyüş Türkiye çapında çok ses getirdi ama Berberoğlu tutuklu kaldı..

Derken yargılamada Berberoğlu’na mahkumiyet çıktı. Dosya önce istinafa, sonra da Yargıtay’a gitti. Yargıtay 16. Dairesi 20 Eylül 2018’de Berberoğlu’na verilen 5 yıl 10 ay hapis cezasını onadı ama milletvekilliği sona erene kadar cezanın infazının durdurulmasına ve Berberoğlu’nun cezaevinden tahliye edilmesine karar verdi.

Böylece serbest kalan Berberoğlu Meclis’e geri döndü ve bu arada bir kez daha Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkını kullandı. İşte AYM’nin “hak ihlali” kararını verdiği başvuru bu başvuru.

Neyse, 25 Haziran 2019’da yapılan seçimde Berberoğlu bir kez daha milletvekili seçildi. O dönem, arada hiç boşluk olmadığı halde ve YSK Berberoğlu’na milletvekili seçilmek üzere seçime katılma izni verdiği halde Berberoğlu’nun milletvekilliğinin düşürülmesi gündeme geldi. Ama dönemin Meclis Başkanı Binali Yıldırım dosyayı işleme koymadı.

Derken Binali Yıldırım Meclis Başkanlığından ayrılıp İstanbul’a belediye başkanı adayı oldu ve seçilemedi. Ama o arada yerine de Mustafa Şentop Meclis Başkanı oldu ve Şentop bu yılın Haziran ayı başında durduk yerde Berberoğlu’nun dosyasını gündeme alıp onun milletvekilliğini düşürdü.

İşte 17 Eylül günü Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararla birlikte Mustafa Şentop’un bu kararı ciddi bir hukuki boşluğa düştü. O kadar ki, bazı hukukçulara göre yeni bir işleme gerek yok, Berberoğlu halen milletvekili.

Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararın gerekçesi henüz yazılıp yayınlanmadı ama geçmiş bazı gerekçelerden ne yazılacağını tahmin etmek zor değil. Zaten açıklanan özet kararda da söyleniyor, Berberoğlu’nun, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı ihlal edildi.

Peki ne olacak bundan sonra? Bugünkü Cumhuriyet gazetesine konuşan hukukçular, Berberoğlu’nun derhal Meclis’teki görevine iade edilmesi gerektiğini söylüyor. Bazılarına göre Meclis Başkanı Şentop nasıl milletvekilliğini düşürdüyse aynı yolla Berberoğlu’nu yeniden milletvekili yapabilir.

Ortada büyük bir hukuki karmaşa olduğuna kuşku yok. Meclis Başkanı Şentop bu konuda henüz tek kelime etmiş değil. Ama söylenen şu: “Bu taşı kuyuya Şentop attı, çıkacaksa onu yine o çıkaracak.”