Cinselliğin Kısa Tarihi kitabımda radikal pragmatik değişim olabilir
05 Mayıs 2025

Eleştirmenler bizzat yapamadıkları konularda iyi değerlendime yazıları yazabilirler diye bir düşünce  var ya. ben de buna güvenerek seks üzerine kitap yazmaya giriştim.

nasıl ki iyi bir klasik  müzik eleştirmeninden bir orkestra yöneten şef  olması beklenilmemeliyse   veya iyi bir resim eleştirmeninden iyi bir ressam da olması beklenmiyorsa ben  de seks üzerine yazıyorum diye iyi seks yapmam da beklenilmeyeceğine güvenerek bu işe giriştim.

***

giriştim de iyi mi yaptım bunu bilemiyorum çünkü bu konu psikiyatri, felsefe, ve edebiyatın birleştiği noktada ele alınmak zorunda olduğundan yazarı son derece zorlayan bir konuymuş.

başta  beni yönlendiren şu üç düşünce vardı:

ilk ikisi Jacques Lacan’dan:

– cinsel ilişki yoktur (veya olamaz)

– kadın yoktur.

bu ikisi bile insana buyurun buradan yakın dedirtecek düşünceler 

ama üçüncüsü de  var. Bu ise Freud’dan:

– bizler sapkınlık diye adlandırdığımı şeylerin nasıl olabildiğini anlamak ve çözümlemeye çalışmak yerine heteroseksüel ilişkinin nasıl var olabildiğini ve bunun nasıl sürdürülebildiğini  çözümlemeliyiz.

isterseniz buradan da yakabilirsiniz tabii ki.!

– yazmaya henüz başlamadım ama bu üç  yaklaşımı tam çözmeden işe girişemeyecektim. dolayısıyla bu üçünü de bir şekilde anladığımı sanıncaya kadar çok çalıştım ve sonunda çözdüm galiba meseleyi.

***

ama tam işi sonunda çözdüm, yazmaya artık girişebilirim derken ortaya Lacan ve Freud’unkinden çok daha sarsıcı bir düşünce daha çıktı:

***

İlahiyatçı Cevat Akşit’in Tv5 televizyonundaki “seks” ile ilgili konuşması sosyal medyada yayılınca ben de maalesef bundan  haberdar  oldum.

Akşit konuşmasında, “Cinsel münasebet esnasında afedersiniz eşeklerin yaptığı gibi tamamen soyunmayın. Çünkü orada melekler vardır, siz soyunursanız melekler dışarıya çıkar, şeytan da odada tek kalır ve oluşacak çocukta şeytanın nasibi olur” ifadelerini kullanmış

***

al başına belayı, şimdi cinsellikle ilgili kitabımda bu derinlikli düşüncenin Lacan  ve Freud ile nasıl bağdaşacağını da çözmem gerekecek.

Ha bir de eşeklerin soyunmadan önce hangi stilde kıyafetler giydiklerini de merak etmeye başladım. şimdi sanki başımda yeterince dert yokmuş gibi bu soru da kafamı meşgul ediyor!

ÇOK OKUNANLAR