MHP’li Yıldız ısrarlı: Tutuklamaya ancak zorunlu hallerde başvurulur
10 Temmuz 2025

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, “Dünya Hukuk Günü” dolayısıyla paylaştığı mesajında, “hürriyeti kısıtlayıcı tedbirlere ‘ancak çok zorunlu hallerde başvurmak’, ‘kesin ihtiyaç’ ölçüsünde kısıtlama yapmak, bu yetkinin ancak ‘son bir çare’ olarak kullanılmasını benimsemek” şeklindeki kanun hükümlerine vurgu yaptı. Kanunun ‘formül gerekçeler’i reddettiğinin altını çizen Yıldız, İstanbul’un ilk kadısı Hızır Bey’in, Osmanlı Devleti Padişahı Fatih Sultan Mehmet’i yargıladığı davayı örnek gösterdi. Yıldız, Fatih’in, kendisini suçlu bulan kadıyı “Benden değil de Allah’tan korktuğun için seni tebrik ederim” sözleriyle kutladığını aktardı. 

Başta İBB soruşturması olmak üzere, kamuoyunun gündemindeki bazı soruşturmalarda tutukluluk tedbirinin rutin bir uygulamaya dönüştüğü iddiası, hukuk, siyaset ve medya dünyasında sıklıkla dile getiriliyor. “10 Temmuz Dünya Hukuk Günü” dolayısıyla bir mesaj yayımlayan MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız da “hürriyeti kısıtlayıcı tedbirlere” ilişkin olarak hatırlatmalarda bulundu. 

Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Ceza Muhakemesi usul ve kurallarına ilişkin kanuna vurgu yapan MHP’li Yıldız, şunları kaydetti:

“10 Temmuz Dünya Hukuk günü kutlu olsun. Bizler, adaletli ve merhametli bir medeniyetin mensuplarıyız. Mevzuatımızda; Ceza Muhakemesi usul ve kurallarına ilişkin ilk metinleri 1870’de Adliyenin Daimi Nizamnamesi’nin üçüncü faslında görürüz.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan sonra, Alman Ceza Muhakemesi Kanunu bazı değişiklikler yapılarak alınmış ve 1926 yılında yürürlüğe girdi. 19. Yüzyıldaki büyük kodifikasyon hareketinin bir ürünü olan bu kanun, hakların ve özgürlüklerin kullanılmasına ve geliştirilmesine elverişli bir çerçeve oluşturdu.

Bu metinler, maddi gerçeğe ulaşmak için yapılacak işlemlerin insan özgürlüklerine, adil yargılama hakkına uygun şekilde yapılmasını hatırlatır. Mesela: Hürriyeti kısıtlayıcı tedbirlere ‘ancak çok zorunlu hallerde başvurmak’, ‘kesin ihtiyaç’ ölçüsünde kısıtlama yapmak, bu yetkinin ancak ‘son bir çare ‘ olarak kullanılmasını benimsemek. ‘Gecikmesinde sakınca bulunan hal’ kriteri karşımıza çıkmadan hürriyeti kısıtlayıcı tedbire başvurmamak gibi genel çerçeveler çizer. ‘Formül gerekçeler’i reddeder.”

“Fatih Sultan Mehmet, yargılanarak suçlu bulundu”

“Tarihimiz güzel örneklerle doludur” diyen Yıldız, İstanbul’un ilk kadısı Hızır Bey’in, Fatih Sultan Mehmet’i yargıladığı davayı örnek gösterdi. Yıldız, şu ifadeleri kullandı:

“Fatih Sultan Mehmet Han, İstanbul’un fethinden sonra, emri hilafına iş yapan Rum Mimar İpsilanti Efendi’nin kolunu kestirir. Mimar İpsilanti Efendi, Kadı Hızır Bey’e giderek Fatih’i dava eder.

İstanbul’un ilk Kadısı Hızır Bey, tebaanın herhangi bir insanına kullanılan hitapla, ‘Murat oğlu Mehmet, şu saatte mahkemeye gelin!’ yazılı celpnameyi padişaha gönderir.

Mahkemelerde hakim, adalet tevzi ettiği için oturur, diğerleri ayakta ifade verir. Hızır Bey, Fatih’i otururken görünce ona, ‘Suç murafaası üzeresin, ayağa kalk!’ diye ihtar eder. Bu ikaz üzerine Fatih, ifade için ayağa kalkar.

Kadı Hızır Bey, muhakeme neticesinde Fatih’i suçlu, Rum Mimarı mazlum bulur.

Fatih Sultan Mehmet,kararı sükunet ve tevekkülle karşılayarak, Hızır Bey’e, ‘Hüküm şer’-i şerîfindir!..’ der. ‘Benden değil de Allah’tan korktuğun için seni tebrik ederim!..’ diye kutlar.”

 

ÇOK OKUNANLAR