İstanbul’un Ümraniye ilçesinde bulunan Topağacı Mahallesi’nde ‘rezerv yapı alanı’ ilan edilerek 24 Temmuz’da altyapı hizmetleri kesilen bölgede, hukuki süreç devam ediyor. Ancak sabah saatlerinde yıkım ekipleri tarafından evler yıkıldı. Mahalle sakinleri, dava sonuçlanmadan yıkım yapılmasına isyan etti.
İstanbul’un Ümraniye ilçesinde bulunan Topağacı Mahallesi, ‘rezerv yapı alanı’ ilan edilerek 24 Temmuz’da elektrik, su ve doğal gazı kesilerek başlatılan kentsel dönüşüm sürecine karşı çıkıyor. Hukuki süreç devam ederken sabah saatlerinde mahalleye gelen yıkım ekipleri kepçelerle bazı evleri yıktı. Mahalle sakinleri, dava süreci devam ederken yıkım yapılmasına tepki göstererek “Önce altyapımızı kestiler, şimdi evlerimizi yıkıyorlar” ifadelerini kullandı.
Mahalle sakinleri, 24 Temmuz’da elektrik, su ve doğal gazlarının kesildiğini, şimdi de yıkım yapıldığını belirterek “Dava süreci bitmeden evlerimiz yıkılıyor” sözlerini sarf ederek “Bize herhangi bir bilgilendirme yapılmadığı için ne yapacaklarını öngöremiyoruz. Şafak operasyonu yapar gibi ansızın geliyorlar ve ne yapmak isterlerse onu yapıyorlar. Kaç evin yıkıldığı gittiklerinde ortaya çıkacak” ifadelerini kullandı.
CHP Milletvekili Mahmut Tanal, geçtiğimiz akşam Balıkesir’de meydana gelen depreme ve bu sabah Ümraniye’de yapılan yıkıma tepki göstererek sert bir açıklama gerçekleştirdi. Tanal, açıklamasında “Deprem, bu ülkenin en acil gerçeği iken halkın güvenli, sağlıklı ve dayanıklı konutlarda yaşamasını sağlamak devletin asli görevidir. Ancak AKP’li bakan, deprem gerçeğini güvenli konut üretmek için değil, hukuksuz yıkımları meşrulaştırmak için kullanıyor” sözlerini sarf etti.
Tanal, mahkeme süreci bitmeden yapılan yıkımı “hukukla değil, baskıyla yönetmenin örneği” olarak değerlendirdi ve “Deprem bahanesiyle yapılan bu zorbalık hem yargı önünde hem de milletin vicdanında yargılanacaktır” ifadelerini kullandı.
Tanal sosyal medyadan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Dün akşam Balıkesir’de deprem, bu sabah İstanbul Ümraniye’de şafak vakti yıkım. Deprem, bu ülkenin en acil gerçeği iken halkın güvenli, sağlıklı ve dayanıklı konutlarda yaşamasını sağlamak devletin asli görevidir.
Ancak AKP’li bakan, deprem gerçeğini güvenli konut üretmek için değil, hukuksuz yıkımları meşrulaştırmak için kullanıyor. Daha dün akşam Balıkesir sallandı, vatandaş geceyi tedirgin geçirdi.
Sabahın şafak vaktinde Ümraniye Topağacı Mahallesi’ne kepçeler girdi. Dava bitmeden, mahkeme kararı beklenmeden evler yerle bir edildi. Bu, hukukla değil, baskıyla yönetmenin örneğidir. Bu, deprem gerçeğini halkı sindirmek için araç haline getirmektir. Bu, hak arama özgürlüğünü gasp etmek ve toplumsal muhalefeti bastırmaktır.
Anayasa’nın 36. maddesi adil yargılanma hakkını, 57. maddesi sağlıklı ve güvenli konut hakkını güvence altına alır. Ancak sabah baskınlarıyla, elektrik, su ve doğalgazı keserek halkı evsiz bırakarak hiçbir güvenlik sağlanmaz.
Deprem bahanesiyle yapılan bu zorbalık hem yargı önünde hem de milletin vicdanında yargılanacaktır.”