Anayasa Mahkemesi Türk Parasını Koruma Hakkında Kanun’un 1’inci maddesiyle Cumhurbaşkanı’na tanınan yetkiyi iptal etti. Kararda maddenin yasama devredilmezliği ilkesiyle çeliştiği vurgulandı.
Kanun’un 1’inci maddesinde şu ifade yer alıyor: “Kambiyo, nukut, esham ve tahvilat alım satımı ve kıymetli madenler ve kıymetli taşlarla bunlardan mamul veya bunları muhtevi her nevi eşya ve kıymetlerin alım satımı, kıymetli madenlerin rafinajı ile tüm bu eşya ve kıymetlerin, ticari senetlerin ve tediyeyi temine yarayan her türlü vasıta ve vesikaların memleketten ihracı veya memlekete ithalinin tanzim ve tahdidine ve Türk Parasının kıymetinin korunması zımnında kararlar ittihazına Cumhurbaşkanı salahiyetlidir.”
“Temel haklara sınırlama”
Danıştay 13’üncü Dairesi bu maddenin Anayasa’ya aykırı olduğunu ileri sürerek Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Başvuruyu inceleyen Yüksek Mahkeme’nin kararında Türk parasının değerinin korunması hususlarıyla ilgili olarak karar alma yetkisinin Cumhurbaşkanına tanındığının altını çizerek şöyle devam edildi: “Kural kişilerin anılan haklar kapsamında, malvarlığı değerleriyle ilgili olarak borçlandırıcı ve tasarruf işlemlerinde ya da ticari faaliyetlerde bulunmalarına ilişkin hususlarda Cumhurbaşkanına düzenleme ve sınırlama yetkisi vermektedir. Anayasa’nın 13. maddesinde temel hak ve özgürlüklerin ancak kanunla sınırlanabileceği belirtilmektedir. Kuralla Cumhurbaşkanına, ekonomik faaliyetlerin önemli bir kısmını yani döviz ve değerli malların ticaretini ve hareketini doğrudan etkileyen kararlar alabilme yetkisi verilmiştir. Türk parasının değerinin korunması hususlarıyla ilgili temel ilke ve esaslar kanunda belirlenmeksizin Cumhurbaşkanına doğrudan düzenlenme yapma yetkisi verilmesinin yetkisinin devredilmezliği ilkesiyle bağdaşan bir yönü bulunmamaktadır.”
Kararda açıklanan bu nedenlerle kuralın Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline hükmedildi.